Hep "bu son olacak bir daha yazmayacağım bunları" diyorum ama dayanamıyorum işte. Var böyle kötü huylarım. Mesela eskiden de dans gecelerinde yanlış ritmde cha-cha yapan çiftleri gidip uyarıp, düzeltesim gelirdi. Batıyor, ne yapayım!? Hürriyet gazetesinin internet sayfasında çok sık rastlıyorum bu tip hatalara. Genellikle de Hürriyet'te rastlıyorum evet, yoksa bir garezim yok Hürriyet'e karşı, yanlış anlaşılmasın. Daha önce farklı yerlerde dile getirmiştim, burada -sanırım- ilk kez yazıyorum bu konu hakkında.
Bu yazının konusu olan haberi şurada bulabilirsiniz. Mevzu basit bir dilbilgisi sıkıntısı aslında. Ama bu denli basit bir hatayı bu kadar büyük bir medya organının nasıl mütemadiyen tekrarladığına aklım ermiyor bir türlü. Başlık: Fenerbahçe'ye Yunanlı Katil. Yanlış, haliyle. Doğrusu şöyle olmalı: "Fenerbahçe'ye Yunan Katil" veya "Fenerbahçe'ye Yunanistan'lı Katil". Kaldı ki bu son yazdığım da ilk alternatif dururken biraz yersiz bir kullanım oluyor aslında. Yani aslında "Yunanlı" diye bir şey yok. İlkokul tarih kitaplarında bile "Yunan'ı denize döktük" diye okudurk.
Şöyle bir örnekle açıklayalım. Şimdi biz Türkiye'de yaşıyoruz ve genel olarak Türkiye vatandaşlarına Türk deniyor. Yabancı bir gazete bizden bahsederken "Türklü" dese ne yaparız? "Türkiye'li" olabilir evet, Türk de tamam... Ama "Türklü" epey saçma oluyor değil mi? O zaman "Yunanlı" da saçmadır. "Atlı Süvari" demek gibi bir şey. Süvari dediğin zaten atlıdır, "atlı süvari" demek abesle iştigaldir! :) "Yunanlı" demek de bundan farklı değildir. Bir de bunun çoğul sorunu var. "Yunanlılar" demeye bayılıyor gazeteler. Yok öyle bir şey! "Yunanlar" var, "Yunan"var ama Yunanlı ya da Yunanlılar yan-lış!
Üzüldüğüm nokta bu hatanın sürekli olarak tekrarlanması. Yazdım Hürriyet'e bir keresinde, kibarca uyardım, "yanlış yapıyorsunuz" dedim. Kaale alınmamış demek ki. Kusura bakmasınlar, kendi dilini bu kadar umursamayan böyle büyük medya organları olduktan sonra, kalkıp da "Türkçe ölüyor, gençler Türkçe konuşamıyor" gibi zırvalara kimse kulak asmaz. Günde şu kadar insan giriyor, bu kadar insan "tık"lıyor diye reklam yapıyorlar, ama böyle özensiz ve umursamaz davranmaya da devam ediyorlar bir yandan. Ne anlıyoruz buradan? Hürriyet gazetesinde doğru dürüst bir tane editör yok, ben bunu anlıyorum.
Hürriyet'i gazete olarak kaale bile almış olman beni derinden yaraladı sevgili hocam. Onlar "de" leri de beraber yazıyorlar. Hem de manşetlere bile.
YanıtlaSilO zaman sana Çelik'ten bir şarkı yolluyorum;
Çelik - Bırakta Git
Not: Aynen böyle yazılıyor albümde.
Felsefeye Giriş olmasın da...
YanıtlaSilNeden Umraniye Longe ki ?
Eh biraz felsefi olmuş yazı evet, kabul ediyorum. Pek derleyip toplamak gibi bir adetim yoktur, öyle geldiği şekilde yazarım, konu konuyu açabilir, icabında dağılabilir de... Bu tip konularda gaz had safhada oluyor bir de, muhtemelen ondandır.
YanıtlaSilGiden bilir, çok rahat mekandır Umraniye Lounge. Severiz ziyadesiyle. Yazıları da genelde orada yazıyorum. Ordan gözüktüğü şekliyle yorumluyorum yani... Ondan kelli Umraniye Lounge.