10 Ocak 2010 Pazar

Mükemmel Haftasonu



Hepimiz haftasonu için yaşıyoruz. İşe giderken, eve gelirken, Pazartesiler Salı, Çarşambalar Perşembe olmak bilmezken aklımızda sadece haftasonu var. Hafta boyunca Cuma akşamı ne yapacağımızdan başlayıp, Pazar nerede kahvaltı yapıp keyif çatacağımıza kadar planlıyoruz. Cuma günü öğlen yemeği sonrası geri sayıma başlıyoruz. O haftanın geçmiş bütün günleri, saniyeleri yelkovanın, akrebin üzerinde ağır birer yükmüş gibi zorlanarak ilerliyor saatler artık. Nihayet mesai bitiyor, haftasonu resmen başlıyor ve hafta boyunca "pilim bitti" diye zırlayan bizler, bir anda Energizer tavşanı modunda buluveriyoruz kendimizi. İki buçuk günlüğüne olduğunu bilsek de...

Herkesin "mükemmel haftasonu" tanımı farklı olacaktır mutlaka. "Olmazsa olmazlar" vardır, gelenekler vardır artık ayinleşmiş. Benim için sanırım şöyle birşeydir mükemmel haftasonu:

1- Cuma akşam mesai sonrası eve gidilmez, direkt dışarı çıkılır. Alternatifler arasında dans geceleri olabilir, kalabalık bir grupla Tolga's Karaoke olabilir... Fakat "mükemmel haftasonu" için bunların yerine eski dostlarla bir pub'a gidilir, içilir de içilir. Pub olmazsa Tophane makuldür. Mümkünse Batu'nun köprücük kemiği sökme, Çotay'ın bilgisayar monitörü patlatma operasyonları anılır, Avustralya'daki Otaku'ya boy boy selam(!) edilir. 

2- Cumartesi sabah 9 civarı uyanılır. Çok uzun olmayan ancak zevkli ve doyurucu bir kahvaltı seansı şarttır. Çay demlenmiş olmalıdır. Olmadı bari "sallama earl grey" sunulmalıdır. Öğlene kadar evde keyif yapılır. Yaz dönemiyse 1-2 saat havuzda geçirilebilir. Havuz durumu söz konusuysa Pratchett ya da Hornby'nin yeni kitabı mutlak suretle bulundurulmalıdır.

3- Öğleden sonra yeni yeni ayılmakta olan Hocam ve Tubik'le -tercihen Meydan Num Num'da Cheddar Cheese Burger eşliğinde- muhabbet edilir. Akabinde Tubik'in de haftasonu mükemmel olsun diye -ki bu doğrudan Hocam'ın haftasonu mükemmeliyetini de ekliyor malumunuz- D&R'a girilir, bilimum reyonlara bakılır. Tubik çeşitli kandırmalar ve ayak sürümeler eşliğinde D&R'dan çıkartılır. 

4- Akabinde sinemaya gidilebilir. Ancak bunun için şartların önceden olgunlaşması gerekir. Gidilesi bir film bulmak gerekir. İçinde mutlaka mesela Scarlett Johansson ve O'nun ayarında bir aktör olmalıdır ki Tubik ve Hocam kapışabilsinler. Yoksa 10 dakika arada eğlenilemez. 

5- Akşam yemeği keyifler yerindeyse evde yapılır, maç izlerken tüketilir. Maç yoksa veya üşengeçlik baş gösterdiyse hızlıca a) Tavanarası @ Asmalı; b) North Shields @ Kalamış; c) annemin mutfağı @ Esenevler tercihlerinden biri yapılır. Yemek uzun tutulmaz, fazla ağır yenmez. 



Tavanarası... Asmalı Mescit'te kesinlikle gidilmesi gereken mekanlardan. Zeytinyağlılar muh-te-şem!


6- Cumartesi gece planları a) çarpışmadan dans edilebilecek kadar boş, bol bol muhabbet edilecek kadar kalabalık bir dans gecesi ve sonrasında toplu halde Cuba'ya intikal; b) anlayan biriyle Soul Stuff @ Hayal Kahvesi; veya c) o güne özel düzenlenen bir konser, parti vs içermelidir. 



The Soul Stuff Band. Her Cumartesi Hayal Kahvesi'nde...


7- Yağmur yağmamalı, yağacaksa da ince ince serpiştirmeli, paçalarıma sıçramamalıdır. Hava katiyen burnumu sızlatacak kadar soğuk olmamalıdır. 

8- Gidilen mekanda barmenden Whiterussian istendiğinde, cevabım boş bakışlar olmamalıdır. Whiterussian mutlak suretle "tumbler", low-ball veya high-ball bardakta sunulmalıdır. İçinde kırılmış buz parçaları bulunmalı, votka ölçeği Kahlua'dan fazla olmamalıdır. Ha, bir de krema değil, sütle yapılmalıdır.


Caucasian veya daha çok bilinen adıyla WhiteRussian. Big Lebowski'nin ellerinde. 


9- Eski bir arkadaşa rastlanmalıdır. Bir süre "acaba O mu?" diye her iki taraf da tereddüt etmelidir. Sonra sigaraya çıkıldığında "ben seni bir yerden tanıyorum" bakışları çakışmalı ve nihayet "Xavieeer, senmişsin!" veya "Mary Sue, Tanrım hiç değişmemişsin!" gibi nidalarla muhabbet edilmelidir. Muhabbet sonrası herkes kendi yoluna devam edebilir, ya da etmeyebilir. Mükemmel haftasonumuz bundan etkilenmeyecektir.

10- Çorba. Mercimek. Ankara'daysam adını yine unuttuğum Esat'ta köşebaşındaki tahta kaşıklarla servis edilen çorbacıda... İstanbul'da a) Alem @ Kızıltoprak; b) Nizam @ Galatasaray

11- Eve dönüşte çevirmeye denk gelinmemelidir. Gelinse de üfleyince sıfır promil çıkmalıdır. Aksi halde 6 ay boyunca mükemmel haftasonu geçirme ihtimaliniz ciddi bir darbe alacaktır.

12- Sabah 10-11 arası kalkılır. Orkun İstanbul'daysa, kahvaltı hazırlama görevi kendisine bırakılır. Orkun mevcut değilse, masada standart kahvaltılıklara ek olarak peynirli omlet, kızarmış ekmek ve mümkünse Aslı'dan patatesli börek bulunmalıdır. Yorgunluk kahvaltı hazırlamaya hal bırakmadıysa duruma göre Fenerbahçe sahil veya Hisar'da kahvaltıya gidilir.


Sade Kahve... Hisar'da kahvaltı için altnernatiflerden biri. Yer bulabilirseniz afiyet olsun...


13- Kahvaltı sonrası a) çay veya kahve eşliğinde evde film izlenir; b) kısa ve sonuç odaklı olarak alışveriş yapılır. 

14- Uzun süredir görüşülemeyen bir arkadaşla buluşulur. Kahve eşliğinde muhabbet edilir.

15- Pazar akşamı saat 8'de Yalçın ve Dans Park tayfasıyla maç yapılır. En az bir şutum direkten dönmelidir. O hafta maç iptalse, Hocam'la buluşup kısa bir FIFA seansı düzenlenir. Orta seviye bir takımla Premier League'de üst sıralara oynanmalıdır. Gol sıkıntısı çekilmemeli, beklenmedik can sıkıcı mağlubiyetler alınmamalıdır.

16- Maç sonrası evde dönemsel olarak cnbc-e'de hangi dizi takip ediliyorsa o izlenir. O hafta önemli bir maç varsa NTVSpor ve Rıdvan Dilmen'e mutlaka göz atılır. Bu esnada evde kola ve sigara bulunması elzemdir. Alternatif olarak Fox Sports'ta NFL karşılaşması izlenir. Eğer 49ers oynuyorsa mükemmelik katsayısı 3'le çarpılır.


Efsane 16 numaralı 49ers formasıyla Joe Montana... Diğer adıyla "Mr. Comeback". Gelmiş geçmiş en iyi Quarterback'lerden biri. Bana göre en iyisi. 49ers maç yayınının haftasonumu etkilemesinin en büyük sebebi işte bu adamdır...


17- Ertesi gün iş durumuna göre belirlenen bir saatte uyumadan evvel mutlaka mail'lere bakılır. Beklenen yerlerden cevapların gelmiş olması makbuldür. Facebook'a göz atılır, ancak fazla oyalanılmaz. Mümkünse Salı veya Çarşamba akşam programları için gereken iletişim sağlanmalıdır. 

18- Az kalsın unutuyordum. Saat 19:00-21:30 arası evde bulunuyorsam, üst kattaki çocuk mutlak suretle anlam verilemeyen gürültüler yapmalı ve beni çileden çıkartmalıdır. Böylece hızla üst kata çıkıp "öeeeh!!" deme fırsatı doğar (bugüne kadar bir şey demedim. Fırsat kolluyorum). Bir de mutlaka otoparkta benim yerime başka birisi parketmiş olmalı ve tam izlediği maçın veya yediği yemeğin en güzel anında aşağı inip arabasını çekmelidir. (Gerekli uyarıları daha önce yapmıştım kendilerine. Taviz yok.)

19- "Bu hafta da böyle geçti, haftasonu ne yapacağım şimdi", gerginliğine girmeden boş ve rahat bir zihinle yatağa girilmelidir. Yarım saat yatakta döneceksem ortada buna değecek bir sebep olmalıdır. "Sebep" olarak benim boylarımda, kumral ve zarif (önemli ama hakkaten) bir bayan tercih edilir.

20- Son olarak, haftasonu bittiğinde, yani Pazartesi sabahı "I'm walking on sunshine", "Wake me up before you go", "I got you babe" veya "Beyond the Sea" ile uyanılmalıdır.

Bu maddeler (elbette alternatifleri mevcuttur veya unuttuğum şeyler olabilir) gerçekleştiyse nadide bir haftasonu geçirmişim demektir. Önceki hafta çekilen stres bünyeden maksimum seviyede uzaklaştırılmıştır ve yeni haftaya tamamen hazırımdır artık. Ne de olsa hayat insanı 5 günde sıfırlayıp, envai çeşit çirkeflikle bunca mükemmelliği bile bir anda unutturabilmektedir. Bir dahaki Cuma'ya kadar bu enerjiden ne kadar saklasam kardır. Zira 2 günde toplam 20 saat toplantıyla biten haftasonları da çıkarabilir insanın karşısına hayat.

Tıpkı bu hafta olduğu gibi...

 

5 yorum:

  1. Valla pek eğlenceli olmuş bu yazı.

    Tahmin edileceği üzere favori maddem cheddar cheeseburger, D&R, sinema üçlemesi.

    Yalnız sinemada seçilecek film pek bir önem taşıyor. Zira ıssız adam sonrası ikiniz birden benden fazla ağlayarak şoka soktunuz beni. Aman diyim :)

    Düşündüm de günü tuz, tekila, limon üçlemesiyle kapatmak da dadından yenmeyebilir :)

    Ha bi de bi süredir evde olduğumdan kellay bana hergün haftasonu oldu artık ama tek başına ne tadı ne tuzu var. Cuma günlerimi çalışanlar için sevinerek, pazar akşamlarımı da yine çalışanlar adına sendroma girerek kutluyorum...

    YanıtlaSil
  2. Teşekkürler Tubik Hanım.

    D&R inan bizim için de çok eğlenceli bir aktivite. Özellikle de seni dışarı çıkarma kısmı. :)

    Tekila aktivitesi malum Bodrum yöresine ait bir uygulamadır. Bodrum'da olunduğu vakit elbette Tekila aktivitesi ve üzerine kısa bir Körfez ziyafeti uygun olacaktır.

    Neydi o Home TV'deki adamın adı? :))

    YanıtlaSil
  3. Hahah..harika maddeler..Pek sevdim bu yazini Eddie..Istanbulum geldi taaa Amsterdam'dan, cumam geldi taa salidan :)

    YanıtlaSil
  4. Eliza teşekkür ederim, begenmene çok sevindim :)

    Istanbul'a gelsen de haberimiz olmuyor ki, actiracaksin bayramlik agzimi simdi :))

    YanıtlaSil
  5. Acma acmaaa, vallahi 3 gun 4 gun gelince napiyorum nereye gidiyorum surukleniyorum anlamadan geciyor. Ilk uzun geliste Cuba'da bulusucaz Allahin izniyle :)

    YanıtlaSil